17 Eylül 2014 Çarşamba

Medcezir saçmalığı!


Medcezir'in yeni sezonu yayın dönemine başladığında bir de gördüm ki Mira ve Yaman ayrılmış. Üstelik Yaman'ın hayatına başkaları girmiş, Mira eski sevgilisiyle takılmış... Herneyse buraya kadar her şeye okeyim.  Sonraaaa... Tatil bitiyor ve bunlar yüz yüze geliyor. Hooop birbirilerine trip atmaya başlıyorlar. Yaman, Mira'yı Orkun'dan kıskanıyor. Mira, Yaman'ın hayatından başka kızlar gelip geçtiği için kıskanıyor. Yav gerizekalılar, madem çok seviyordunuz neden birbinizi gözden çıkardınız ve terkettiniz! 

Yaman açısından bakalım, madem Mira'yı kıskanabiliyorsun hala neden terkettin! Sen hayatına devam ederken onun hayatına kimse girmicek mi sandın! Araya başkalarının girmesine neden izin verdin! Neden geri dönüşü olmicak şeylerin olmasına izin verdin!! 


Sonra, Eylül ve Mert ikilisi var. Zavallı Eylül, Mert'in onu ne çok sevdiğini düşünüyordu. Mert'in sevgisine güveniyordu ama Mert naptı! Mert de terketti! Neymiş, sil baştan başlamak gerekiyormuş... Sil baştan başlayabilecek sanki de! İşin komik olan yanı bunlar sadece senaryo değil, gerçek hayatta da yaşanıyor. Abi erkek dediğin sevdiği hatunu sahiplenecek, seviyorsa sıkı sıkı sarılacak. Ne o öyle şimdi gideyim günümü gün edeyim sonra sana dönerim ! He geri döndüğünde senin yerinde yeller eseceğini göz önünde bulundurma! 

16 Eylül 2014 Salı

Yeni nesil görgü kuralları


Zaman geçti, devir değişti, insanlar değişti, her şey değişti, görgü kuralları bile. Her kültürün kendine özel görgü kuralı olsa da bizlerde teknolojinin gelişmesiyle yenileri çıktı. Mesela telefon görüşmeleri, mesajlaşmalar, sosyal medya aktiviteleri... oo hepsi için yapılması ve yapılmaması gereken durumlar var.  Mesela şu an bazı insanların Facebook üzerinden birilerine alenen yazdığı göndermeler, laf sokmalar... Artık bu görgüsüzlük olarak kabul ediliyor (: Aslında bunları maddeleyelim...

-Yeni tanıştığın birine hemen ertesi gün sosyal medya üzerinden ‘arkadaşlık isteği’ göndermek.
-Yüz yüze konuştuğun birinin yanında sık sık telefonda msjlaşmak.
-Yan yana görüştüğün bir arkadaşının yanında uzun uzun başka arkadaşınla telefonda konuşmak.(acil durumlarda 1-2 dakikalik bir konuşma veya msjlaşma dışında)
-Facebook üzerinden herkesin görebileceği şekilde birilerine göndermeler, laf sokmalar yapmak.
-Resmi ilişkiler içinde olduğun biriyle sanal ortamda gereksiz samimiyet ise görgüsüzlüğün daniskası. (:
-Arkadaşlarına kendi internet siteni, bloğunu veya sayfanı beğenmeleri için baskı yapmak.
-Yakın olmadığın bir arkadaşının doğum gününde onu Facebook hesabından laubali mesajlar yazmak.
-Twitter’da veya herhangi bir sosyal mecrada takma isim kullanıp kavga etmek.
-Toplu e-posta gönderirken mail adreslerini gizlememek.
-Sinema, toplantı gibi yerlerde telefonu sessize almamak.
-Aradığın kişi telefonu açmıyorsa, ısrarla ve ısrarla aramak.
-Gelen maillere veya msjlara cevap vermemek.

Bunların hepsi görgüsüzlük anlamına geliyor aman diim bunları yaparken bir kez daha düşünün. Durduk yere kendinizi küçük düşürmeyin (:

3 Eylül 2014 Çarşamba

Aşk acısına tavsiyeler



Dünyaya bir kez geliyorsun, ne kadar ömrün kaldığını da bilmiyorsun; aşk acısı çekerek de vaktini harcama. Giden bir adamın arkasından yas tutulmaz! Ya da tersi, sen terk etmeye karar verdiysen ve üzülüyorsan bu tamamen beyninin sana uyguladığı ters psikoloji. Aslında kafanda bitirmişsin ama ugulamaya gelince beynin acı çekmek istiyor, onsuz yapamicanı düşünüyorsun! Aslında tam da burada yanılıyorsun! Kim ki o! Hayatının aşkı mı! Aşk diye bişi yok! Olsa bile anlık, uzun sürmez. O yüzden şimdi ayrılmazsan bir gün mutlaka ayrılacaksın. Kolun, bacağın da değil olmadığında eksikliğini hissedeceğin.

Aşk acısı çektiğini düşünüyorsan git mis gibi kokan duş jellerinle duş al, rahatla, beynini boşalt, su gibi akıp gitsin üzerinden negatif enerji.  Üşenme kalk git sevdiğin yicekler al. Gir markete ne kadar çikolata ne kadar cips varsa doldur sepetine. Boşver diyeti falan, zaten aç kalman dışında hiçbir işe yaramıyor! Ye yiyebildiğin kadar. Dünyada bu kadar açlık varken yiyebilme olanaklarını değerlendir. Gerçi ben bu konuya farklı yaklaşıyorum; dünyada bu kadar açlık varken canımın istediğini yediğim zaman vicdan yapıyorum. Her neyse! Suffle, donut, cup cake, waffle, fondü varken bu dünyada; acı vız gelir, tırıs gider. 

Bir adam seni mutlu etmekten daha çok üzüyorsa gitmekten korkma! Sürekli kavgalar, tartışmalar nereye kadar. Hele ki seninle ilgilenmiyorsa –aslında sen ilgilenmesi için kendini paralıyorsan ve bu durum onun zerre umurunda değilse- hemen, hemen şimdi terk et gitsin! Her Dakka ilgilenmesini beklemekle geçmez zaman. Hayatı kendine zehir edersin. Çünkü o adam seninle ilgilenmiyorsa içinden gelmiyordur. Sen ilgilenmesi için kendini paraladıysan ve gene olmadıysa seni  umursamıyor; sen mutlu musun değil misin inan hiç bitaraflarına takmıyor! Kendini kandırma ve mantıklı düşün kimseden sevgi dilenme! ilişkinizde heyecan bitmişse helvasını kavurmaya başla.